Son bütçe uygulama talimatının gürültüleri gittilçe azalmakta… Uygulama 1 ay bile olmadan delinmeye başladı, armudun çöpü var üzümün sapı var hesabı liste dışı kalanlar listelere yeniden girmeye başladı….
Ne oldu da Etol hakkındaki karar 1 ay içinde değişti de fiyatını bile artırarak geri ödemesi başlandı?....Efendim söz verilmiş, şöyle böyle olacakmış!!!!.. Ne zamandan beri devlet işleri söz vermelerle yürüyor…
Bu yetmezmiş gibi 15 mg meloxicam ampul osteoartrit tedavisi için piyasaya veriliyor ve daha sonra tasarruftan bahsediliyor!!!
15 mg tabletle 68 kuruş olan ilaç bedelini 268 kuruşa çıkartarak ve bunun üzerine enjeksiyon parası da ekleyerek en pahalı antiromatizmal tedaviyi keşfederek ülkeye hizmette (!!!!!) bulunanlara aferin diyoruz!!!!!!!...
Bari kolesterol düşürücü yoğurtlarıda geri ödeme listesine alın. Baksanıza 15 günde yüzde 15 kolesterolü düşürüyor ve idame ettiriyor. Neden boşuna statin kullanılıyor, yoğurtlar hem daha sağlıklı, hem yan etkisiz, hem daha ucuz ve hem de Kalp Vakfı’nın desteğini almış.
Bakın Kalp Vakfı başkanı web ana sayfada ne diyor..”Başkanımız diyor ki...Yüce Atatürk, kurduğun Laik, Sosyal , Çağdaş ve Demokratik Hukuk Devleti ve Aziz Vatanımızda sadece senin ilke ve inkilaplarının ışığında Yüce Türk Milletine hizmet etmeye kendimizi adadık. Bu inancımızla, geride bıraktığımız 30 yılda sayısız başarılara imza attık. Senden aldığımız ışıkla, inandık ve başardık. Bundan sonra da yolumuzu senin ışığın aydınlatacaktır .... “, kolesterol, kalp veya yoğurtla alakası ne ise??? Atatürk’ün acaba bizim bilmediğimiz kolesterolle ilgili bir gözlemi mi var?....
İlaçlı portakal suları geri ödeme listesinden çıkartıldığında mangalda kül bırakmayan meslek kuruluşları, dernekler nerede?.. RTÜK nerede?.. Sağlık Bakanlığı nerede?.. Televizyon reklamlarında aleni suç işleniyor ve kesin ifade ile bazı yoğurtların kolesterolü düşürdüğü iddia ediliyor. Bunu kim ispatladı, ispatlandı ise delilleri nerede. Reçetesiz ilaçların bile reklamının yasak olduğu ülkemizde bu reklam nasıl yayınlanıyor???.. Merak etmeyin buna da kimse gıkını çıkartmayacak!
Biz yine biraz bilimsel yazılara bakalım. Daha önceki yazılarımızda hastalık arayan ilaçlardan sıkça bahsetmiştim (nedense bu konuda herkes kös dinliyor!). Bakalım yabancılar söyleyince dinleyen olacak mı?
Makalenin ismi “Cholinesterase inhibitors: Drugs looking for a disease?” yani “Kolinesteraz inhibitörleri: İlaçlar bir hastalık arıyor?”. Yazarlar: M. Maggini ve arkadaşları (PloS Med., 3: e140, 2006). Kolinesteraz inhibitörleri ile bu sayfalarda çok şey yazıldı ve halen yan sütunlarda devam etmekte…
Eğer klinik araştırma sonuçları dikkatli değerlendirilmez, metod kalitesine dikkat edilmez ise kolinesteraz inhibitörlerinin uygunsuz kullanımına yol açılır. İlaç firmaları bu konuda yoğun çaba göstererek pazarın büyütmeye çalışmaktadırlar.
İlaç firmaları tarafından bu ilaçlar yalnız Alzheimer hastalığında değil, vasküler demans, Parkinsonhastalığına bağllı demans, hafir kognitif bozukluk (MCI) ve Lewy cisimciği ile beraber demansta denenmişse de sonuçlar negatif çıktığı halde ilaç firmaları çeşitli metodolojik hileler kullanarak kafa karıştırmaktadırlar.
Mesela, çoğu valide edilmemiş 23 değişik ölçüm metodu kullanma, pratikte kullanılmayan ölçümleri abartma gibi. En büyük hile ise küçük istatistiksel farklılıkların klinik önemini tartışmadan ilacın tedavi öncesine göre etkili olduğunu iddia etmeleri…
Bakalım Maggini ve arkadaşları ne diyor:
- 1996-2005 yılları arasında yayınlanan randomize kontrollu çalışmalar, sistematik derlemeler ve meta analizler incelenmiş
- Meta analizlerde (Lanctôt KL, Herrmann N, Yau KK, Khan LR, Liu BA, et al. (2003) Efficacy and safety of cholinesterase inhibitors in Alzheimer's disease: A meta-analysis. CMAJ 169: 557–564), ADAS-cog skalası kullanıldığında hastaların yüzde onu ilaca cevap vermiştir.
- Daha yeni olarak “Kaduszkiewicz H, Zimmermann T, Beck-Bornholdt HP, van den Bussche H (2005) Cholinesterase inhibitors for patients with Alzheimer's disease: Systematic review of randomised clinical trials. BMJ 331: 321–327” yapılan metaanalizde ise çalışmaların çoğunun metodolojik kalitesinin zayıf olmasına rağmen minimal etki teasbit edilebilmekte. Benzer yorum NICEtarafından da yapılmıştı.
- Kolinesteraz inhibitörlerinin hiç birisinin vasküler demansta etkinliği ispat edilememiştir.(Vasküler demansta etkinliği gösterilmiş Tebokan da geri ödeme listesinden çıktığına göre bu hastalıkta ne kullanılacak?)
Gelecek yazıda devam etmek üzere….
Prof. Dr. F. Cankat Tulunay
E – posta : tulunay@dialup.ankara.edu.tr